Arnulfo Rubio, ölümcül bir Meksika karteli için silah kaçakçılığı yapmaktadır. ABD Alkol, Tütün, Ateşli Silahlar ve Patlayıcılar Bürosu’ndan (ATF) ajan Hank Harris, onu yakalamak için bir girişimde bulunur, ancak beklenmedik bir şekilde Rubio tarafından kaçırılır. Rubio, onu patronlarına götürmeye karar verir. Fakat bu 600 mil uzunluğundaki yolculuk boyunca, ikili arasında tahmin edilmez bir bağ oluşmaya başlar. Bu, tipik bir suç masalsinin ötesine geçmişen, mental gerilim unsurları barındıran bir vizyon film. Arnulfo Rubio, potansiyel bir suçlu olarak tanıtılıyor, ancak vizyon film ilerledikçe, onun da kendi hassasiyetlerine ve iç çatışmalarına tanıklık ediyoruz. Öte yandan Hank Harris, tçok uzakta kalmış ve hayatı tenet görüntüit altında olan bir federal ajan olarak kalmaktan daha fazlasını anlatmak ediyor. Yolculuk boyunca, korku ve gerilim yoğun anların arasında, ikili arasında alışılmadık bir empati gelişirken, vizyon film göz atyicisini de bu çapraşık ilişkinin içine çeker. Bu iki karakter arasındaki bu beklenmedik bağ, özellikle Rubio’nun Harris’ı patronlarına teslim etme kararındaki belirleyici bir faktör haline geliyor. Bu vizyon filmde, göz atyicinin genellikle Meksika kartellerine yönelik önyargılı bakış açısının aksine, Rubio karakterinin de bir insanlık olduğu ve kendi güdüları, korkuları ve güvenlik araştırmaı olduğu vurgulanıyor. Hank Harris karakteri ise, kendi adalet anlayışına göre hareket eden bir ajan olmanın ötesinde, hayatta kalmak için çarpışma eden bir insanlık olarak çiziliyor. Bu iki karakter arasındaki dinamiği yansıtan 600 mil uzunluğundaki yolculuk, gerilimi ve belirsizliği bir arada tutarak göz atyiciyi ekran başına kilitlemeyi başarıyor.
Arnulfo Rubio, ölümcül bir Meksika karteli için silah kaçakçılığı yapmaktadır. ABD Alkol, Tütün, Ateşli Silahlar ve Patlayıcılar Bürosu'ndan (ATF) ajan Hank Harris, onu yakalamak için bir girişimde bulunur, ancak beklenmedik bir şekilde Rubio tarafından kaçırılır. Rubio, onu patronlarına götürmeye karar verir. Fakat bu 600 mil uzunluğundaki yolculuk boyunca, ikili arasında tahmin edilmez bir bağ oluşmaya başlar. Bu, tipik bir suç masalsinin ötesine geçmişen, mental gerilim unsurları barındıran bir vizyon film. Arnulfo Rubio, potansiyel bir suçlu olarak tanıtılıyor, ancak vizyon film ilerledikçe, onun da kendi hassasiyetlerine ve iç çatışmalarına tanıklık ediyoruz. Öte yandan Hank Harris, tçok uzakta kalmış ve hayatı tenet görüntüit altında olan bir federal ajan olarak kalmaktan daha fazlasını anlatmak ediyor. Yolculuk boyunca, korku ve gerilim yoğun anların arasında, ikili arasında alışılmadık bir empati gelişirken, vizyon film göz atyicisini de bu çapraşık ilişkinin içine çeker. Bu iki karakter arasındaki bu beklenmedik bağ, özellikle Rubio'nun Harris'ı patronlarına teslim etme kararındaki belirleyici bir faktör haline geliyor. Bu vizyon filmde, göz atyicinin genellikle Meksika kartellerine yönelik önyargılı bakış açısının aksine, Rubio karakterinin de bir insanlık olduğu ve kendi güdüları, korkuları ve güvenlik araştırmaı olduğu vurgulanıyor. Hank Harris karakteri ise, kendi adalet anlayışına göre hareket eden bir ajan olmanın ötesinde, hayatta kalmak için çarpışma eden bir insanlık olarak çiziliyor. Bu iki karakter arasındaki dinamiği yansıtan 600 mil uzunluğundaki yolculuk, gerilimi ve belirsizliği bir arada tutarak göz atyiciyi ekran başına kilitlemeyi başarıyor.
Yorum Ekle